Son zamanlarda yapay zeka alanındaki gelişmeler baş döndürücü bir hızda gerçekleşmektedir. Teknoloji devlerinin art arda açıkladığı yapay zeka ürünleri bir çok sektörde paradigma değişikliklerine neden olmuştur. Sektörlerde verimlilik ve kalite artarken, maliyetler azalmaya başlamıştır. İş Sağlığı ve Güvenliği sektörü de bu gelişmelerden etkilenmiş ve önümüzdeki yıllarda büyük değişiklikler yaşayacaktır. Yapay zeka İSG'de hangi alanlarda kullanılabilir, hangi yapay zeka teknolojileri İSG için uygundur, iş kazaları ve meslek hastalıkları yapay zeka kullanılarak azaltılabilir mi sorularının cevabını bu yazımızda bulabilirsiniz. Blog yazımız İSGBYS ekibi tarafından sizler için hazırlanmıştır. İSGBYS Bakanlıktan yetkili bir İBYS ve İSG Uzaktan Eğitim yazılımıdır. Keyifli okumalar dileriz. İçindekiler İSG ve Yapay Zekâ Veri Analizi ve Tahmin Görüntü İşleme Ruh Sağlığı İzleme İşçi Eğitimi ve Farkındalığı İSG ve Yapay Zeka Her yıl dünya çapında 340 milyondan fazla iş kazası meydana gelmekte ve bunun sonucunda 2,3 milyon kişi işle ilgili yaralanmalara maruz kalmaktadır. Uluslararası Çalışma Örgütü'ne (ILO) göre bu, her gün yaklaşık 6.000 ölüme eşittir. Türkiye’de ise 2021 yılında, 1.382’si ölümlü olmak üzere 511.084 iş kazası meydana gelmiştir. Peki, bu iş kazaları yapay zekâ ile önlenebilir mi, ya da yapay zekâ İSG’de nasıl bir rol oynayabilir, diye merak ediyorsanız İş sağlığı ve güvenliğinde yapay zekanın kullanılabileceği alanları sizler için araştırdık. Gelişen teknolojiyle birlikte son yıllarda büyük bir ivme kazanan yapay zekâ, bilgisayar sistemlerinin insan benzeri zekâ ve öğrenme yetenekleri geliştirmesini sağlayan bir alanı temsil eder. Bu teknoloji, büyük veri analizi, görüntü ve ses tanıma, otomatik öğrenme ve dil işleme gibi birçok alanda kullanılmaktadır. Örnek olarak OpenAI tarafından geliştirilen bir dil işleme modeli olan GPT-4 ve yapay zeka sohbet robotu olan ChatGPT verilebilir. Yapay zekâ sistemleri, birçok sektörde devrim niteliğinde değişiklikler yaratmaktadır . İSG sektöründe kullanılmaya başlanır ise daha etkili ve güvenli çalışma ortamlarının oluşturulmasına olanak tanıyabilecektir. Yapay zekanın iş sağlığı ve güvenliği alanında hangi şekillerde kullanılabileceğini sıralayacak olursak; Veri Analizi ve Tahmin Yapay zekâ, büyük veri analitiği ve örüntü tanıma yetenekleri sayesinde işyerlerindeki mevcut ve geçmiş verileri (iş kazası raporlarını, çalışma ortamı sensör verilerini, iş eğitim kayıtlarını, çalışanların sağlık bilgilerini vb.) analiz ederek riskli bölgeleri ve eğilimleri belirleyebilir. Örneğin, bir fabrika ortamında belirli bir bölgede sık sık iş kazaları meydana geliyorsa, yapay zekâ bu bölgenin riskli olduğunu ve öncelikli olarak dikkate alınması gerektiğini tespit edebilir. Ayrıca, zaman içindeki veri analiziyle işyerindeki risklerin artma veya azalma eğilimlerini de ortaya koyabilir. Bu sayede, potansiyel tehlikeleri tespit etmek ve önleyici tedbirler almak için yöneticilere veya iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarına bilgi sağlayabilir. Aynı zamanda, işyeri düzenlemelerini optimize ederek riskleri azaltacak çözümler sunabilir. Görüntü İşleme İşyerlerindeki güvenlik kameraları ve sensörler aracılığıyla elde edilen görüntü ve veriler, yapay zekâ algoritmaları tarafından analiz edilerek çeşitli faydalar sağlayabilir. Tehlikeli durumlar, yüksek riskli davranışlar veya işyeri düzenlemeleriyle ilgili ihlaller tespit edilebilir. Bu teknoloji sayesinde koruyucu ekipmanın kullanılmadığı durumlar belirlenebilir. Örneğin, bir işçinin yeterli güvenlik önlemlerini almadan (örn. koşum ımı kullanmadan) belirlenmiş bir yükseklikte çalışması tespit edilebilir ve ilgili kişiler uyarılabilir. Aynı zamanda, tehlikeli bir makineye yaklaşma veya işyerinde hız sınırlamalarını aşma gibi davranışlar algılanabilir ve bu durumlarla ilgili kişilere bildirimler iletilir. Ayrıca, anormal olaylar olan makine parçalanması, yangın veya kimyasal sızıntı gibi durumlar da tespit edilebilir ve bu durumlar otomatik bildirimler aracılığıyla ilgili kişilere iletilir. Bu şekilde, çalışanlara hızlı bir şekilde müdahale edilebilir ve tahliye süreçleri başlatılabilir. İşyerlerinden alınan hareket verilerinin kullanılması, her bir çalışanın ergonomik risklerinin olasılığının hesaplanmasını mümkün kılar. Bu, çalışanların ihtiyaçlarına ve koşullarına göre özelleştirilmiş bir yaklaşımın benimsenmesini sağlar. Örneğin, çalışanın belirli bir hareket veya pozisyonunun ergonomik açıdan riskli olduğu tespit edilirse, buna göre önlemler alınabilir. Ergonomik masa, sandalye veya çalışma düzeninde yapılacak değişikliklerle çalışanın sağlığı ve güvenliği desteklenebilir. Hatta, IoT (Nesnelerin İnterneti) ile birleştirilmiş doğru makine öğrenimi modeli, çalışan yorgunluğunu da algılayabilir ve herhangi bir şey olmadan önce kişileri potansiyel tehlikeler konusunda uyarabilir. Yapay zekâ asla yorulmadığı için hata oranı azalacaktır. Son olarak, pandemi sırasında Amazon tarafından oluşturulan ve çalışanların sosyal mesafeyi koruyup korumadığını kontrol eden, uymayanları uyaran Mesafe Asistanı örneğinde olduğu gibi, çalışanlar arasında hastalık yayılmasını en aza indirmek için temas takibi amacıyla da kullanılabilir. Ruh Sağlığı İzleme Çalışanların ruhsal sağlığının izlenmesinde ve stres düzeylerinin değerlendirilmesinde yapay zekâ önemli bir rol oynayabilir. İşçilerin psikolojik sıkıntıları ve stres düzeyleri, yazma ve konuşma kalıpları üzerinden analiz edilerek belirlenebilir. Yapay zekâ algoritmaları, çalışanların e-postalar, raporlar, notlar veya diğer yazılı materyaller üzerindeki yazma kalıplarını analiz edebilir. Bu analiz, stres, endişe veya duygusal belirtiler gibi psikolojik sıkıntıları belirlemeye yardımcı olabilir. Örneğin, negatif veya stresli bir dil kullanımı, tekrarlayan kelimeler, olumsuz vurgular veya hızlı bir şekilde değişen yazı tarzı gibi unsurlar, işçilerin stres seviyelerini gösterebilir. Aynı zamanda işçilerin konuşmalarını dinleyebilen ve analiz edebilen sistemlerle birlikte kullanılabilir. İşçilerin telefon görüşmeleri, toplantılar veya diğer konuşma ortamları kaydedilerek yapay zekâ algoritmalarına tabi tutulabilir. Bu analiz, konuşma hızı, tonlama, duygusal vurgular ve belirli kelimelerin kullanımı gibi faktörleri değerlendirebilir. Bu sayede, stres, baskı veya zorbalık gibi durumlar tespit edilebilir. Örneğin, anormal bir konuşma hızı veya yükselen bir stres seviyesi, çalışanın zorlu bir durumla karşı karşıya olduğunu veya psikolojik sıkıntı yaşadığını gösterebilir. Çalışanların konuşmalarını veya metinlerini analiz ederek zorbalık veya cinsel taciz vakalarını tespit edebilir. İşçiler arasındaki konuşmalar veya e-postalar, yapay zeka algoritmaları tarafından incelenebilir ve olası ihlaller veya istenmeyen davranışlar belirlenebilir. Örneğin, belirli ifadeler, saldırgan dil veya cinsiyetçi söylemler gibi unsurlar, yapay zeka sistemlerince tespit edilerek ilgili olayların önüne geçilebilir. Bu tür tespitler, işverenlere veya insan kaynakları departmanlarına bilgi sağlayarak sorunların çözülmesi ve çalışma ortamının daha güvenli ve destekleyici hale getirilmesi için adımlar atılabilmesine imkan sağlar. Çalışanların Eğitimi ve Farkındalığın Artırılması Yapay zeka, interaktif eğitim platformları veya sanal gerçeklik simülasyonları gibi araçlarla çalışanlara eğitim sağlayabilir. Bu, işçilerin iş sağlığı ve güvenliği konularında farkındalıklarını artırabilir ve riskli durumları daha iyi tanımalarını sağlayabilir. Benzer şekilde, çalışanların ilgili İK veya işle ilgili bilgileri almak için kullanabileceği yapay zeka destekli sohbet robotları ve sanal asistanlar da çalışan memnuniyetini artırmaya yardımcı olabilir. Bu interaktif araçlar, çalışanların sorularını yanıtlayabilir, işle ilgili bilgilere erişim sağlayabilir ve hatta işle ilgili görevleri gerçekleştirmelerine yardımcı olabilir. Böylece, çalışanlar iş süreçlerini daha verimli bir şekilde yönetebilir ve işle ilgili konularda daha hızlı çözümler elde edebilir. Son olarak, çalışanları iş performansları için ödüllendiren bir oyunlaştırma teknolojileri de bağlılığı artırabilir. Bu teknolojiler, çalışanları motive etmek ve performanslarını teşvik etmek için oyun mekaniklerini kullanır. Örneğin, başarılarına bağlı olarak puanlar, rozetler veya diğer ödüller kazanabilirler. Bu, çalışanların daha fazla katılım göstermelerini teşvik eder, işlerine daha fazla odaklanmalarını sağlar ve takım çalışması ve iş verimliliğini artırır. Özetle, Yapay zeka, iş sağlığı ve güvenliği alanında önemli bir rol oynayabilir. Büyük veri analitiği ve görüntü tanıma yetenekleriyle, işyerlerindeki riskli bölgeler ve eğilimler tespit edilebilir. Görüntü işleme teknolojisi, güvenlik kameraları ve sensörler aracılığıyla tehlikeli durumları ve ihlalleri tespit edebilir. Hareket verileri kullanılarak çalışanların ruh sağlığını izleyerek stres düzeylerini belirleyebilir ve olumsuz durumları tespit edebilir. Ayrıca, işçi eğitimi ve farkındalığını artırmak için interaktif araçlar ve oyunlaştırma teknolojileri kullanılabilir. Yapay zeka kullanılarak iş sağlığı ve güvenliği alanında gerçekleştirilebilecek tüm bu uygulamalar, iş kazalarını önlemek, güvenli çalışma ortamları oluşturmak ve çalışanların sağlığını korumak için yapay zekanın potansiyelini ortaya koymaktadır. Ancak, görüşülen uzmanlara göre, yapay zeka sistemlerinin İSG gelişimini destekleme ve buna katkıda bulunma potansiyeli yüksek olsa da, şu anda kuruluşların çoğu bu sistemleri İSG'yi geliştirmek yerine işçilerin üretkenliğini ve kârı artırmak için kullanıyor.